Gece yarısında Medetsiz ve Bolkarlar

Tarih: 15.Temmuz.2000
Yer: Bolkar dağları, Ulukışla
Ekip: Pınar BALCI, Umut BEKTAŞ
Ahmet ENGİNOL, Hasan ÇAĞDAŞ

15.Temmuz.2000
 

 


Yılın en sıcak günü veya günlerinden biriydi. (değilse bile en azından ilk üçe girmiştir.)
Depolarımızı ve karnımızı su ile doldurduktan sonra Karagölden ayrılarak Koyunaşağı doğrultusunda yola koyulduk. Görünürde herhangi bir kar birikintisi olmaması biraz daha fazla su yüklenmemize neden oldu. Saat henüz erken olduğu halde vadi içerisinden çıkış, ilk metrlerinden itibaren bayıcı olmaya başladı sol taraftaki sırta yükselerek yola devam ettik. Yer yer sırt, ter yer ise sırtın hemen altından çıkışa devam ettik. Sırtta esen soğuk rüzgar gün boyu rahat bir çıkış yapmamızı sağladı. Vadi içerisinden çıkmak konusunda ısrarlı olsaydık sanırım buharlaşırdık.
Öğleden sonra saat üç civarı Koyunaşağı belindeyiz. Sol tarafa ilerleyerek Keşifdağı'na bağlanan sırtın başlangıcında kamp atıyoruz. Kamp dediğim, bir kaç çadır yerinden ibaret bir alanda bivak yapıyoruz. Biraz dinlendikten sonra birimiz Keşifdağına doğru sırt gezisi yapıyor, diğerleri ise tembellikten yana olup kestiriyor.
Az da olsa zirveye giden sırt sisteminin kıyısında kar birikintileri bulabiliyoruz. Fazladan su taşıdık, ancak şimdi birde kar eritme derdinden kurtulduk. Hava kararmadan yaklaşık bir saat önce yemek yiyoruz, günbatımının mükemmel kızıllığının ardından gelen soğuk ve yemeğin de verdiği rehavetle birlikte zirveyi erteliyor ve tekrar yatıyoruz.
Saat 23:30 suları, ayaklarımızın altında uzanan bir bulut denizi ve gökyüzünde parlayan bir dolunay, uyku sersemliği de buna eklenince sürrealist bu manzara karşısında toparlanmak güçleşiyor. Neyse çay içiyoruz, yanımıza sıcak içecek filan alıp çeyrek yük ile yola koyuluyoruz. Son derece rahat bir tempo ile sohbet muhabbet 2 saat 35 dakika sonra zirvedeyiz. Deftere birşeyler karalıyoruz alelacele, rüzgar hayli soğuk esmekte. Ancak manzaranın doyumsuz tadı ve içerisinde bulunduğumuz keyifli durum bizi orada tutuyor. Zirve babasının gerisine sığınarak küçük bir kahvaltı dahi ediyoruz.
Koşarcasına bir dönüş ile bivak yerimize ulaşıyoruz. Yaklaşık bir saat daha uyuyoruz, güneş doğdu ve rüzgar fena halde soğuk esiyor.
Koyunaşağı'nın en keyifli tarafı inişi. yarı çarşak kısmı kolayca iniyoruz. Aracımıza vardığımızda saat 09:30 suları, bu erken vaktin keyfini, dağdan yavaş yavaş inerken, manzaralara bol bol vakit ayırarak çıkartıyoruz.